11 Haziran 2014 Çarşamba

kağıttan kentler-john green

Şimdi bu kitabı aldım karşıma yorumlamak için, bilgisayarda da Barış Manço'nun müzik listesi vardı. Tam yazmaya başlarken "Alla beni, pulla beni" çalmaya başladı :). Sanki kitap, bana "alla beni pulla beni, yaz bloguna yar" diye sesleniyor gibi hissettim :)



Ama yok öyle yağma :). Eğriye eğri, doğruya doğru :)

Kitap, komiteyle dolu iki günde bitti,. Su gibi aktı gitti, gitti sonra bir ara çok sıktı, ama hızla topladı kendini :)
Margo'nun yaşam tarzını onaylamsam da düşünceleri güzel. Şimdi biraz düşününce, insan bazen kaybolup aranmak istiyor.. Quentin, insanları belli bir kalıba sokuyor ve hep öyle kalmasını istiyor.Ama Margo'nun peşinde koştuğu zaman aslında hiçte öyle olmadığını görüyor işlerin.



Başları çok güzel geçti,ortaları birazcık sıkıcıydı, son 58 sayfa çok komikti :), bazı yerlerinde kahkaha attım resmen :).



Sonu, romanın kalanına göre biraz sönüktü :/. Sonuçta bu adam "Aynı Yıldızın Altında" gibi bir romanı yazmış. Sonu daha güzel olabilirdi.



Her şeye rağmen -böyle deyince sanki kitap kötüymüş gibi oldu ama kötü değil- Genç/Yetişkin roman türü için gerçekten çok iyi bir kitap, çok iyi bir yazar. İki günlük popüler olan diğer Genç/Yetişkin romanlarından çok farklı bir yeri var bu kitabın.



Benim puanım 10 üzerinden 7.
Dediğim gibi bir yerde sıkıcıydı ve sonu pek tatmin edici değildi benim için :/
Yine de kara kapaklı Genç/Yetişkin romanlarını almak yerine bunu alıp okuyabilirsiniz, hiç değilse paranız mantıklı bir yere gider. En azından ben öyle yaptım bu kez :)


Gelir durumunuz orta ve üstüyse alıp kütüphanenize koyun, değilse gidin il kütüphanesinden alıp okuyun :)
_dr.coffee'den sevgilerle

2 yorum:

  1. Ben de bugün başladım. 40 sayfa okudum ama henüz aramızda bir bağ oluşmadı sanırım :)

    YanıtlaSil
  2. umarım ısınabilirsin kitaba :) margo ile talıkdıkları sahneler benim hoşuma gitmişti :)

    YanıtlaSil

her kelime benim için değerli..